KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ PLATFORMUNDA AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASININ DEĞERLENDİRİLMESİ VE KONYA SOSYAL DOKU HARİTASI SAĞLIK UNSURLARININ MEKÂNSAL ANALİZLERİ 

Özet

Bu çalışmada Konya Kent Bilgi Sistemi verileri kullanılarak, Konya Merkezde bulunan sağlık ocaklarının aile hekimliği pilot uygulama yönetmeliği esas alınarak, doktor sayısı ve yapısal açıdan yeterliliği incelenmiş, nüfusa göre tahsis edilmesi gereken doktor sayısı ve sağlık ocağı yapılması gerekli bölgeler Coğrafi Bilgi Sistemi platformu ile bulunmuştur. Konya Sosyal Doku Haritası verilerinden sağlık unsurlarının Aile Hekimliği çalışması verileri ile kıyaslaması yapılarak, Coğrafi Bilgi Sisteminin sağladığı mekânsal analiz haritaları ile yetkili makamlara bilgi verilmesi amaçlanmıştır.

Anahtar Kelimeler: Aile Hekimliği Uygulaması, Coğrafi Bilgi Sistemi, Konya Kent Bilgi Sistemi Sosyal Doku Haritası, Mekânsal Analiz, Etkin Yönetişim

1.Giriş

Kentsel alanlar, coğrafya ve insan ilişkilerinin en yoğun yaşandığı mekânlardır. En karmaşık ilişkiler, en yoğun veri akışı ve değerlendirmeleri kentsel yerleşimlerde söz konusudur. Kent nüfusunun yoğunluğu, sağlık, eğitim, ulaşım ve kültürel hizmetlerin dağılımı, bu olanaklara erişim düzeyi kentleri daha yaşanabilir ya da yaşanamaz kılmaktadır. Tüm bilim dalları, insan yaşamını daha rahat, konforlu ve güvenli hale getirmeyi amaçlamaktadırlar. Bu bağlamda, özellikle coğrafi bilgi sistemlerinin kentsel yaşam kalitesinin yükseltilmesi konusundaki olumlu katkıları çok fazladır ( Koçak, H. ).

Son yıllarda Coğrafi Bilgi Sistemlerinin her alanda olduğu gibi sağlık alanında da kullanımı hızla artmaktadır. Hem bilgisayar yazılımlarının kullanımı ve grafiklerdeki ilerlemeler hem de CBS temelli mekânsal analiz modelleri ve yöntemleri sağlık uygulamalarında yenilikleri teşvik etmektedir. Özellikle planlama çalışmalarında verilerin analizi ve görüntülenmesi aşamasında çok sayıda veriyi hızlı bir şekilde değerlendirebilmesi nedeniyle karar vericiler tarafından en etkin araç olarak tercih edilmeye başlamıştır. Nüfustaki coğrafi varyasyonlar ve nüfusun sağlık hizmetleri ihtiyacı sağlık hizmetlerinin planlama ve çözümlenmesinde altyapı oluşturur. Nüfus, sağlık hizmeti ihtiyaçlarını, sağlık hizmetlerine ulaşım yeteneklerini ve yararlanabilecekleri veya yararlanmak isteyecekleri hizmet türlerini etkileyen birçok boyutta – yas, cinsiyet, kültür ve ekonomik durum gibi- farklılık göstermektedir. CBS ile birlikte sağlık kuruluşlarının görsel dağılımı sağlanabilir, böylece yatırımların çerçevesi saptanarak, hangi bölgelerde yeni sağlık kuruluşlarının açılacağına karar verilebilir. Sağlık kuruluşlarına ait personel bilgilerinin dağılımı elde edilerek, sorgulamalar yardımıyla personel dağılımındaki dengesizlikler ortaya çıkarılabilir. Böylece personel fazlası olan sağlık kuruluşlarından, eksik olan kuruluşlara atamalar yapılarak hem personeller daha etkin kullanılabilir hem de sağlık kuruluşlarının kalitesi arttırılabilir ( Ergün S. G., Saraç İ.).

Hastalık haritaları, karmaşık coğrafi bilginin hızlı ve görsel bir özetini sunar. Politika oluşturma ve kaynak tahsisine yardım etmek ve ayrıca görünüşte yüksek riskli bölgeleri vurgulamak için hastalıkların etiyolojisinde hipotezleri oluşturmada çeşitli tanımlayıcı amaçlar için kullanılırlar. Bunun için öncelikle hastalığın kümelerinin nerelerde olduğu istatistik incelemeler sonucunda belirlenmelidir. Kümeleme ile hastalığın artan görülme sıklığı önceden tespit edilebilir. Böylece bu bölgelerde risk altındaki kişiler belirlenebilir ve hastalık yapıcı çevresel etmenlerin araştırılmasına olanak sağlanabilir(Çolak H. E. ,Çan G.). Sağlık politikalarında yapılan değişikliklere uyumun sağlanmasında da coğrafi bilgi sistemleri ile yapılacak çalışmalar hedefe ulaşmayı ve yeni sisteme uyumu kolaylaştıracaktır. Türkiye'de birinci basamak sağlık hizmetlerinde politika değişikliğine gidilmektedir. Sağlık Bakanlığı’nın aile hekimliği uygulamasına yönelmesi, aile hekimlerinin görev alanlarının belirlenmesinde de coğrafi bilgi sistemleri kullanımı, kısa zamanda doğru kararların alınmasına yarayacaktır ( Ergün S. G.,Saraç İ.).

Bu çalışmada Konya Sağlık İl Müdürlüğünden temin edilen sağlık ocağı metinsel verileri ve sağlık ocaklarının hizmet verdiği sorumluluk alanları, Coğrafi Bilgi Sistemi platformunda tanımlanmıştır. Bu alanlar içinde Konya Kent Bilgi Sisteminde mekânsal ortamla eşleştirilen Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verileri esas alınarak, mevcut durum itibarı ile hizmet verilen potansiyel nüfus bulunmuş, akabinde hekim başına düşen nüfus verisi elde edilmiştir. Aile Hekimliği Pilot Uygulaması yönetmeliğinde bulunan hekim başına maksimum 3000 kişi ve sağlık ocaklarının fiziksel yeterlilik kriterleri esas alınarak, sağlık ocağı veya hekim sayısı itibarı ile yeterli ve yetersiz bölgeler, CBS platformunda mekânsal analizler ile tespit edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre hekim sayısı artırılacak sağlık ocakları ve mevcut binası yeterli olmayıp, sağlık ocağı yapılması gereken bölgeler tespit edilmiştir. Sağlık ocağı yapılması gereken bölgeler içerisinde, imar planında sağlık tesisi olan, üzerinde sağlık ocağı yapılmamış donatı alanları bulunmuş, hazine veya belediye ait olup imar planında sağlık tesisi olan mülkiyetler tespit edilerek, kısa vadede sağlık ocağı yapılabilecek bölgeler belirlenmiştir. Aile hekimliği uygulaması öncesinde sağlık il müdürlüğünce saha çalışması ile elde edilen, aile hekimlerine ait olan adres kodları, Coğrafi Bilgi Sistemi ile ilişkilendirilen adrese dayalı nüfus kayıt sistemi verileri ile eşleştirilmiş, aile hekimlerinin görev alanları harita ortamında renklendirilerek sağlık il müdürlüğüne teslim edilmiştir. Son aşamada 2008-2009 yılları içinde Konya Büyükşehir Belediyesince mekânsal veri tabanına bağlı, tam sayım yöntemine göre yapılan ve halen güncellemesi devam eden Sosyal Doku anketlerinin sağlık durumu başlığı altındaki verilerden, mekânsal analiz yöntemleri kullanarak elde edilen haritaların, aile hekimliği kapsamında yapılan çalışmalar ile kıyaslaması yapılmıştır. Bu kapsam da yapılan tüm çalışmalar Konya İl Sağlık Müdürlüğüne rapor olarak sunulmuştur.

2.Çalışma Sahası Ve Mevcut Durum

Proje Sahası 2100km2 alana sahip olan Konya Büyükşehir Belediyesi Mücavir alanı sınırıdır. Bu alanda Selçuklu, Meram, Karatay merkez ilçeleri yer almaktadır. Konya merkez de 40 sağlık ocağı, bu Sağlık Ocaklarında 246 adet doktor 227 adet ebe 211 adet hemşire bulunmakta olup 2010 yılı ocak ayı TUIK verilerine göre Konya merkez nüfusu 1.003.373 kişidir.

3.Çalışma Aşamaları

Öncelikle merkezde bulunan 40 sağlık ocağı Konya Kent Bilgi Sistemi veritabanından çekilerek, Konya il sağlık müdürlüğünden temin edilen doktor, ebe, hemşire ve diğer sağlık personel sayılarını ihtiva eden sözel veriler mekânsal veriler ile ilişkilendirilmiştir
(Tablo 1).

3.1 Sağlık Ocakları Sorumluluk Sahalarının Cbs Ortamında Tanımlanması

40 sağlık ocağına ait sorumlu oldukları mahalle adları elde edilerek 293 olan mahalle sahası birleştirilerek 40 sağlık bölgesi haline getirilmiştir (Şekil 1).

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Şekil 1.Sağlık Ocaklarının Sorumluluk Sahaları Ve Konya Genelinde Dağılımı 

3.2 Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminin Coğrafi Bilgi Sistemine Entegrasyonu Ve Bu Entegrasyonun Çalışma Sahasında Kullanımı.

Coğrafi Bilgi Sistemi ortamında bulunan mekânsal tablolar; Konya Kent Bilgi Sistemi kodlama sistemini, Adres Kayıt Sistemi, 31 Temmuz 2006 tarihli “Adres ve Numaralamaya Dair” yönetmelikte belirtilen kodlama sistemini birlikte içermektedir. Önceki yıllarda muhtarlıkların Form5 şeklinde temin ederek emniyet müdürlüğüne verdiği bilgiler İl Emniyet Müdürlüğünün bilgisi dâhilinde veritabanına girilmiş, bu çalışma ile Konya da ikamet eden tüm vatandaşların T.C numaraları elde edilmiştir. Nüfus ve Vatandaşlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün sağladığı web servisleri vasıtası ile T.C numara sorgusu yapılan adres, Kent Bilgi Sisteminde bulunan adres bileşenleri tabloları ile eşleştirilmiştir. Coğrafi bilgi sistemi tarafında mekânsal tablo olan numarataj tablosu ve ona bağlı oluşturulan bağımsız bölüm tabloları Ulusal Adres Veri Tabanı(UAVT) veritabanı bağımsız bölüm koduna –adres koduna- sahip olmaktadır. Bu tablolar vatandaş beyanına bağlı olarak taşınma veya yeni bir nüfus kaydına esas olarak güncellenebilmektedir. Bu entegrasyon sayesinde insana ait sözel nüfus bilgisi, mekansal bir tablo haline gelmektedir (Şekil 2). Bu mekânsal tablo sayesinde Coğrafi Bilgi Sistemi ortamında her binada kaç kişi yaşadığı bilinebilmektedir. Binanın içinde olduğu sağlık ocağı kapalı alanı ile mekânsal ilişki kurarak, sağlık ocağı noktasal mekân tablosuna sorumluluk sahasındaki nüfus sayısı yazdırılarak her sağlık ocağı bölgesi nüfusu sınıflandırılarak, nüfus ve doktor sayısı haritaları üretilmiştir (Şekil 3).

Şekil 2. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminde Metinsel Tablo Halinde Olan Kimlik Bilgisinin Mekân Üzerine Getirilmesi

Şekil 3. Sağlık Ocakları Bölgelerindeki Nüfus Ve İlgili Bölgelerdeki Doktor Sayıları Her İki Haritada Da Açık Renkten Koyu Renk Aralığında Nüfus Ve Doktor Sayılarının Dağılımı

3.3 Aile Hekimliği Pilot Uygulama Yönetmeliği Kriterlerine Göre Mevcut Durum Karşılaştırmaları Ve Yapılan Mekânsal Analizler

Aile Hekimliği Hakkında yayınlanan yönetmeliğin 18. maddesi “Aile hekimliği pilot uygulamasına geçişte belirli bir bölgede çalışacak aile hekimi sayısı Bakanlıkça ortalama 2500–3000 kişiye bir aile hekimi düşecek şekilde, il merkezi ve ilin geri kalanı için ayrı ayrı tespit edilir. Pilot illerde 3000 kişiye bir aile hekimi düşecek şekilde aile hekimi çalışma bölgeleri tespit edilir. Yerel, idari, coğrafi ve nüfus özelliklerine göre 3000 kişinin üzerine çıkmamasına ve 2500 kişinin altına inmemesine özen gösterilir”. Bu maddeye göre sağlık bölgelerinin hizmet verdiği nüfus, sağlık ocaklarında görev alan hekim sayısı ile oranlanarak hekim başına düşen nüfus tespit edilmiştir(Şekil 4).3000 rakamının üstünde kalan sağlık bölgeleri tespit edilerek ilgili bölgelerde yönetmeliğe göre sağlık ocağı mekânı ve bu kapsamda gerekli doktor sayısı bulunmuştur. Aile hekimliği yönetmeliğine göre mevcut durum itibarı ile 40 sağlık ocağı bölgesinden 26 âdetinin yönetmeliğine uygun olmadığı, 14 âdetinin ise yönetmeliğe uygun hekim ve sağlık ocağına sahip olduğu görülmüştür. Yeterli olarak belirlenen alanlarda da Sağlık Ocağının 800 m yürüme mesafesi(Çetiner, 1991) içinde olmadıkları görülmüş olup bildiride bu konuya değinilmeyecektir.  

Şekil 4. Sağlık Ocaklarında Hekim Başına Düşen Nüfus Sayısı ve Konya Merkez Nüfus Yoğunluğu Haritası

Aile hekimliği geçiş süreci içinde 26 yetersiz sağlık ocağı bölgesinde, mevcut sağlık ocaklarında hekim sayısı ve yeni sağlık ocağı alanları tespit edilmiştir. Bu amaçla sağlık ocaklarının fiziki şartları incelenmiştir. Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Yönetmeliğinin 21. Maddesinin a bendinde “Bina; kolay ulaşılabilir, güvenli, uygun havalandırma ve aydınlatma imkânlarına sahip olmalıdır. Toplam alanı bir aile hekimi için 60 m2 dir. Birden fazla Aile Hekiminin birlikte çalışması durumunda her Aile Hekimi için 20 m2 eklenir.” şeklindedir. Bu maddeye göre yetersiz bölgelerdeki sağlık ocaklarını değerlendirdiğinde, sağlık ocaklarında hizmet alanlarındaki nüfusa göre kaç hekim olması gerektiği hekim başına 3000 nüfus esas alınarak, sağlık ocağı bölgesinde olması gereken hekim sayısı bulunmuştur.

Yönetmelikte verilen değerlerden yola çıkarak gerekli hekim sayısı bulunmuş, bulunan hekim sayısı aşağıdaki formüle yerleştirildiğinde; sağlık ocağı bölgesinde mevcut da bulunan nüfus ve olması gereken aile hekimine göre sağlık ocağı alanı bulunmuştur (Tablo 2).

Sağlık Ocağının Olması Gereken Toplam Alanı= 60+(Olması Gereken Hekim Sayısı-1)x20

Bu değerlere mevcut sağlık ocaklarının hâlihazırda bulunan bina alanlarını da mevcut kat adetleri ile çarparak bulunan bina alanları ilave ederek sağlık ocakları tablosuna yeni bir kolon açılmış ve hesaplama sonuçları kolona yazdırılmıştır. Hâlihazırdan hesaplanan sağlık ocağı alan bilgisi ile hesaplanan sağlık ocağının olması gereken toplam alan verisi karşılaştırarak, hâlihazırda ki mevcut bina alanı gerekli alan olarak hesaplanan değerden küçük ise bu bölgelere yeni sağlık ocağı alanları eklenmesi gerektiği;

Mevcut Sağlık Ocağı Alanı < Sağlık Ocağının Olması Gereken Toplam Alanı - Yeni Sağlık Ocağı Gerekli

Sağlık ocağı alanları hesaplanan değerden büyük ise bu bölgelere de hekim takviyesi yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır (Şekil 5).
Mevcut Sağlık Ocağı Alanı > Sağlık Ocağının Olması Gereken Toplam Alanı -
Yeni Aile Hekimi Gerekli 

 

 

 

 

 

Tablo 2.

Şekil 5.Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Yönetmeliğe Göre Aile Hekimi Ve Sağlık Ocağı Yapılması Gerekli Bölgeler( Koyu Renkli Alanlar& Taralı Bölgeler)

 

Çalışmanın bu aşamasında nüfusu 3000 üzerinde olan 26 bölgeden 14 ünde toplam 47 hekim ilave edilmesi gerektiği,26 bölgenin 11 inde ise sağlık ocağı alanı yetersiz olduğu ve bu nedenle ilave sağlık ocağı alanları tespit edilmesinin gerektiği, ilave sağlık ocaklarına ise 41 yeni hekim atanması gerektiği bulunmuştur. Geri kalan 1 bölge ise hekim başına düşen nüfus ve sağlık ocağının fiziksel şartları açısından, ihmal edilebilir farklar nedeni ile AH için yeterli bölge olarak kabul edilmiştir. Her ne kadar uygulama yönetmeliğinde sağlık ocaklarının fiziksel yeterliliğinden bahsedilse de il sağlık müdürlüğünün, imkânlarını zorladığı bölgeler olmuş, bazı bölgelerde sağlık ocağı yapmadan iş yerlerini sağlık ocağı olarak kiralayarak geçici sağlık ocakları oluşturmuştur. Konya il sağlık müdürlüğü, 14 Haziran 2010 tarihinde başlayan Aile hekimliği öncesinde, CBS platformunda bulunan sonuçlarla örtüşecek şekilde, sağlık ocaklarına ilave 38 adet aile hekimi ataması yapmıştır. Hekim sayısı, 246’ dan 284’e çıkmış, ilave 24 adet sağlık ocağı oluşturulmuş ve sağlık ocağı sayısı da 40’tan 64’ a çıkmıştır (Şekil 6).

Şekil 6.

Şekil 6’ da mevcut durum ile aile hekimleri pilot uygulaması yönetmeliğinin kıyaslaması yapılan mekânsal analizler görülmektedir. İlk haritada sağlık ocaklarında nüfusa göre fazla olan hekim bölgeleri(kırmızı -beyaz) ve nüfusa göre hekim takviyesi gereken-sağlık ocağı yapılması gereken -(koyu yeşil)bölgeler bulunmuştur. Diğer harita ise ilk haritada sağlık ocağı yapılması gerektiği bulunan bölgede, aile hekimliği uygulaması ile il sağlık müdürlüğünün yeni oluşturduğu sağlık ocakları ve sayısı artırılarak, yeniden dağıtımı yapılan aile hekimlerinin IDW (Inverse Distance Weighting) yöntemi ile elde edilen mekânsal dağılım haritası gösterilmiştir.

3.4 MEKÂNSAL ANALİZLER SONUCUNDA BULUNAN SAĞLIK OCAĞI YAPILMASI GEREKLİ ALANLARDA CBS VERİ TABANINDA MÜLKİYET VE PLAN SORGULARI

Sağlık ocağı yapılması gerekli bölgelerde, kısa vadede sağlık ocağı yapılabilecek alanlar bulunması hedeflenmiştir. Bu bölgelerde Konya Kent Bilgi Sistemine entegre edilen TAKBIS verileri ve mekansal tablo haline getirilen 1/1000 güncel imar planları birbirleri ile de kıyaslama yaparak, SQL sorgulamalar yapılmıştır. CBS ortamında sağlık ocağı yapılması gerekli bölgelerde;

1.Mülkiyeti hazine, belediyelere ait olup imar planında sağlık ocağı donatı alanına isabet eden kısa vadede sağlık ocağı yapılabilecek alanlar bulunmuştur (Şekil 7).

2.İmar planında sağlık ocağı olduğu halde şahıs mülkiyetinde kalan yerler tespit edilmiştir.

3.Sorunlu bölgelerde kamu mülkiyetleri olduğu halde, imar uygulaması yapılmaması nedeni ile kamu mülkiyetine geçemeyen sağlık ocağı donatı alanlarının, plan yapım yönetmeliğine ve plan bütünlüğüne aykırılık teşkil etmeden ilgili kamu mülkiyetlerine kaydırılarak sağlık ocağı donatı alanına dönüşebilmesi noktasında çalışma yürütülmüştür.

4.İmar planında herhangi bir nedenle sağlık ocağı donatı alanı olmayan yerlerde plan yapım yönetmeliği ve plan bütünlüğünün bozmadan başka donatı alanlarının sağlık ocağı alanına dönüşmesi noktasında çalışma yürütülmüştür.

 

Şekil 7.Daire İçindeki Bölge, İmar Planında Sağlık Ocağı Olup Mülkiyeti Konya Büyükşehir Belediyesine Ait SQL Sorgulaması Sonucunu, Diğer Harita İse Mülkiyet Sorunu Olmayan Kısa Vadede Sağlık Ocağı Yapılabilecek, İmar Planı Kararlarına Uygun Sağlık Ocaklarının Konya Üzerindeki Dağılımını Göstermektedir.

3.4 AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASI ÖNCESİNDE SAĞLIK İL MÜDÜRLÜĞÜNCE YAPILAN AİLE HEKİMİ DAĞITIMI SONUÇLARININ CBS ORTAMINA TAŞINMASI

Sağlık Bakanlığı Aile Hekimliği çalışmasına fiilen başlamadan önce saha taraması ile Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi adres envanteri üstünde tabiri caiz ise yeniden nüfus sayımı yapmıştır. Bu çalışmada amaç hizmet verilecek nüfusu tespit ederek, Aile hekimlerine dağıtımını yapmaktır. Burada şu belirtilmelidir. Sağlık Bakanlığının Adrese Dayalı Nüfus Kayıt sisteminin ikamet kayıtlarını esas almak yerine, kendine özel bir nüfus envanteri oluşturması, birlikte çalışabilirlik ilkelerine aykırılık teşkil etmektedir.5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ve dâhilinde yönetmeliklerle mevzuata bağlı yürütülmeye çalışılan bir sistem var olması ve var olan bu sistemin yaşatılması, esas amaç olması gerekirken sahadan tekraren kayıt toplanması, kaynak israfına örnek teşkil etmektedir. Aile hekiminden hizmet alacak vatandaş Sağlık Bakanlığının nüfus envanter kaydında var ise hizmet verilmekte yok ise envantere kişinin beyanı üzerine ilave edilerek hizmet verilmektedir. Hizmet verilecek vatandaşın Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemindeki durumu tamamen devre dışına çıkarılmış, uygulamada iki kayıt sistemi var edilmiştir. Bu durum devlet kurumlarının “benim işim daha özel-önemli veya benim olsun ” mantığından kaynaklanmaktadır. Burada Aile hekimlerine adres beyanı alma veya hizmet alacak kişiye nüfus müdürlüğüne adres beyanı verme şartı getirilmesi halinde, aile hekimliği uygulaması için ayrı bir kayıt tutulması gerekmeyecek, adrese dayalı nüfus kayıt sistemi kanunla belirtilen hedefine ulaşmış olacaktır. Çalışma her ne kadar Konya İl Sağlık Müdürlüğü ile birlikte yapılsa da, aile hekimlerinin sorumlu olduğu adreslerin belirlenmesi aşamasında, İl Sağlık Müdürlüğü çeşitli nedenlerle aile hekimlerini, mekânsal veri tabanı desteği olmadan kendi yöntemleri ile dağıtım yapmayı tercih etmiştir. Dağıtımlar Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi envanterlerine bağlı olarak yapıldığından adres koduna bağlı aile hekimleri kodlarının eşleştiği metinsel bir tablo elde edilmiştir. Sağlık İl Müdürlüğü metinsel tablonun harita üzerine işlenmesini talep etmiş, Konya Kent Bilgi Sisteminde var olan, Coğrafi Bilgi Sistemi ve CBS entegrasyonuna ait veriler ile aile hekimleri ve adres kodu içeriği olan metinsel tablo ile ilişkilendirilmiştir. Mekânsal veri tabanı üzerinde yapılmayan dağıtım işleminin harita ile ilişkilendirilmesi ile birçok bölgede sorunlu alanların olduğu görülmüş, nüfus ve adrese bağlı işlemlerde mekânsal bir veri tabanın gerekliliği daha iyi anlaşılmıştır (Şekil8). 

Şekil8.Sağlık İl Müdürlüğünce Yapılan Aile Hekimi Sorumluluk Bölgesi Atamasının Haritada Gösterimi( Farklı Bina Renkleri Farklı Aile Hekimi Sorumluluğunu Göstermektedir)

3.4 KONYA SOSYAL DOKU HARİTASI SAĞLIK UNSURLARI İLE AİLE HEKİMLİĞİ ÇALIŞMASI VERİLERİNİN KIYASLANMASI

Sosyal doku haritası ile amaç; Konya Sosyo- Ekonomik ve Demografik yapının, CBS teknolojisi altlığında çıkarılması, sosyal doku ve fakirlik haritalarının çıkarılması, belediye hizmet dağılımının sosyal boyutunun güçlendirilmesinin sağlanması, vatandaş-belediye arası etkileşimi anketler vasıtası ile desteklenmesi, şehir genelinde ihtiyaç sahibi olan insanların coğrafi bilgi sistemi altlığında dağılımının görülmesidir. Bu doğrultuda insana ait sağlık, eğitim, istihdam gibi yaşam unsurlarının Konya genelinde dağılımlarını ve bu unsurların birbiri ve mekân üzerindeki diğer faktörlerle ilişkisini tespit etmek, yoğunlaşma bölgelerinde ilgisine göre çalışmaları yoğunlaştırmak, sosyal doku haritalarını, yeni nazım imar planı noktasında stratejik kararlar alırken göz önünde bulundurmaktır.

Sosyal doku haritası, Konya Kent Bilgi Sisteminde var olan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi CBS entegrasyonu verilerine bağlı, her haneye özel olarak hazırlanmış, sosyal doku anket verilerine göre oluşturulmuştur. Çalışmada 291507 haneye bire bir gidilmiş. Bu hanelerden içinde insan barındıran 278469 haneye birebir ulaşılmış.278469 haneden 212425 hanede hane sahipleri ile yüz yüze görüşme sağlanmış,180990 hane ankete katılmıştır. Anket yapmak istemeyen hane sayısı 31435,evde olmayan/kapı açmayan 66044 hane olmuştur. Bu hanelerin adresleri ve anket yapmak istemeyen aileler(T.C numaraları) sistemde kayıtlı bulunmaktadır. Çalışma güncellemesi 24 vakıf-dernek ve kurum tarafından kullanılan Sosyal Bilgi Merkezi ve 5490 sayılı nüfus hizmetleri kanunu kapsamında su işletmelerinin(KOSKİ) nüfus beyanı alma görevine istinaden, su abonesi olmak için belediyeye gelen vatandaşların sosyal doku anketine katılmasının sağlanması üzerine kurulmuştur. 2010 yılı Şubat ayı itibarı ile anket çalışmasına yeniden başlanmış Eylül 2010 itibarı ile 4267 kişinin T.C numarasına ve dolayısı ile aynı ev içinde yaşayan aile fertlerine ait sosyal doku bilgisi alınmıştır. Kişinin ailesine ait sosyal kimliği belirten anketler, adrese dayalı nüfus kayıt sistemi ve CBS entegrasyonu içerdiğinden, taşınmaya bağlı olarak oluşan yeni nüfus beyanı işlemlerinden etkilenmekte aynı zamanda kişinin daha önce verdiği sosyal doku anket bilgisi de güncellenmektedir. Veri tabanında yapılan SQL sorguları ile kişililere ait bilgilerin değiştiği görülmektedir (Tablo3). Bu sayede Konya da ikamet eden vatandaşların T.C numarasına bağlı sosyal kimlik bilgisi elde edilmiştir. Anket içerisinde yer alan hanede kronik hastalık varlığı başlığı altındaki veriler Konya merkez bütünü üzerinde yapılan mekânsal analizleri ile Aile hekimliği için yapılan çalışmada yapılan mekânsal analizlerin karşılıklı kıyaslamaları yapılmıştır (Şekil 9). IDW yöntemi ile gerçekleştirilen analizler ile mevcutta yer alan ve Aile Hekimliği Yönetmeliği ile önerilen sağlık ocaklarının lokasyon kıyaslaması yapılarak yeterlilik durumu sorgulanmıştır.

Tablo 3.

 

Şekil 9. Inverse Distance Weighting Yöntemi İle Kronik Hastalıkların Ve Aile Hekimlerinin Yeşil Beyaz Renk Aralığında Dağılım Haritaları

Kronik hasta dağılımı ve aile hekimlerinin son durum itibarı ile mekân üzerindeki dağılım haritaları ve Konya Merkeze ait nüfus yoğunluk haritası(Şekil4) üst üste çakıştırılarak, Raster Calculator-Raster SQL yöntemi ile sentez haritası oluşturma aşamasına geçilmiştir. Raster Calculator ile ortaya çıkan sentez haritası için, nüfusun yüksek yoğunlukta olduğu, aile hekimi dağılım sınıflarının düşük olduğu, kronik hastalıkların dağılım sınıflarının yüksek olduğu kesişim kümesi bulunmuş, bu kesişim kümesi harita haline getirilmiştir (Şekil10). Burada amaç, aile hekimlerinin salt nüfus kriterine bağlı olarak yapılan dağıtımının doğru olmadığı, aile hekimlerinin hastalıkların bölgesel dağılımı ve diğer bölgesel faktörler(gelir durumu, işsizlik oranı, sosyal güvence vb.) dikkate alınarak sayılarının ve niteliklerinin belirlenmesi gereğini göstermektir. Sentez haritası, -1 sınıfında gösterilen bölgelerden sorumlu aile hekimlerinin daha fazla hastalıkla uğraşacağı ve daha fazla insanla görüşeceği, iş yoğunluklarının diğer bölgelere (0 sınıfı) göre daha fazla olacağını göstermektedir.

 

Şekil 10.Sentez Haritası

SONUÇ

Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Yönetmeliği, Aile Hekimliği Uygulamasının amacının sadece hekim başına düşen nüfusu belirli bir sınırda tutmak olmadığını, verilen sağlık hizmetlerinde birinci basamak sağlık hizmeti olarak adlandırılan sağlık ocaklarının hizmet kalitesini artırmak, toplum sağlığına yönelik koruyucu, tanı koyucu, tedavi ve rehabilite edici hizmetlerin alınmasında aile hekimlerini ilk alış noktası haline gelmesini sağlamak olduğunu belirtmektedir. Aile hekimi başına düşen nüfus, yeterli bir değerlendirme kıstası olmamalıdır. Aile hekimlerinin bölgesel anlamda farklılıklar gösteren sosyal, ekonomik, demografik yapıyı da dikkate alan, diğer verilerin ağırlık faktörü olarak oranlamaya yansıdığı bir sisteme göre hizmet verilen bir model geliştirilmelidir. Bu modelin geliştirilmesinde Coğrafi Bilgi Sistemleri vazgeçilmez bir araç olacaktır.

İnsan ve mekân unsuru arasındaki ilişkinin ifade edilmesinde benzersiz bir vazgeçilmezliğe sahip olan Coğrafi Bilgi Sistemleri, doğrudan halka yönelik bir hizmet olan sağlık hizmetlerinde etkin bir şekilde kullanılmalıdır. 2004 yılında Sağlık Bakanlığı Bilgi İşlem Daire Başkanlığınca hazırlanan Türkiye Sağlık Bilgi Sistemi Eylem Planı ve Türkiye e-Sağlık Projeleri, sağlık sistemimizde verilerin belirli bir disiplin içinde toplamasını hedefleyen unsurlar içermektedir. Bu bildiriye esas olan çalışmalar yürütülür iken(2009-2010) özellikle kişi ve hastalık bilgilerinin sağlık birimlerinin mekânla ilgisini kuracak bir yapılanma içinde olmadığı, salt insan kaydı esaslı bir yapılanma tercih edildiği, coğrafi bilgi sistemi kullanımı bir yana, bilgi teknolojilerine bağlı olarak çalışma yürütmek konusunda ilgili kurumların oldukça geride kaldıkları, eylem planı doğrultusunda yeterince mesafe kat edilmediği görülmüştür.

Sağlık, insan yaşamında en önemli unsurdur. Sağlık sistemimizde yer alan tüm kurumlar insana ait birçok veri tutmakta, bu kayıtlar ilgili kurumların rutin iş akışının devamlılığının sağlanması dışında yeterince kullanılmamaktadır. Son yıllarda bilgi teknolojilerinin sağlık kurumlarında yapılan her işlemin muhasebe takibinin yapılmasında kullanıldığı görülmektedir. Bu konuda gösterilen hassasiyet ve önem, insan sağlığına ait verilerin değerlendirilmesi, bu verilere bağlı olarak insan sağlığına yönelik strateji ve politika geliştirilmesi için de gösterilmelidir. Sağlık kuruluşlarında yapılan her işlem arkasında sorgulanması, analiz edilmesi gerektiren izler bırakmaktadır. Bu veriler üzerinde klasik istatistikî değerlendirmelerinin yapılması önemli olmakla birlikte, sağlık hizmetleri konusunda politika üretmekte yeterli görülmemelidir. Özellikle hastalık bilgisinin mekân üzerindeki dağılımları, mekân üzerinde bulunan diğer çevresel faktörlerle etkileşiminin bilinmesine yönelik Coğrafi Bilgi Sistemi kullanımı, bu konudaki sağlık hizmetlerinin etkinliğini ve insan yaşam kalitesini artıracaktır.

Kaynaklar

Çetiner, A. 1979, Şehir planlamasında çalışma yöntemleri ve ifade teknikleri,İTÜ,İst., sf:86-90.

Çolak H. E. ve Çan G., Sağlık Cbs Uygulamalarında Konumsal Kümeleme Yönteminin Kullanımı, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemleri Kongresi 30 Ekim –02 Kasım 2007, KTÜ, Trabzon

ERGÜN S.G ve SARAÇ İ. , Sağlık Coğrafyasında Cbs’nin Kullanımı: Samsun Sağlık Ocakları Örneği, 4. Coğrafi Bilgi Sistemleri Bilişim Günleri, 13 – 16 Eylül 2006 ,Fatih Üniversitesi , İstanbul

Koçak, H. , Coğrafi Bilgi Sistemlerinin Kentsel Yaşam Kalitesinin Yükseltilmesine Etkileri, I. CBS Günleri Sempozyumu, 19 – 21 Kasım 2008, Ankara

Konya İl Sağlık Müdürlüğü

Konya Kent Bilgi Sistemi Merkezi

Sağlık Bakanlığınca 06.07.2005 tarihli 25867 sayılı resmi gazete de yayınlanan “Sağlıkta Dönüşüm Programı” kapsamında Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında yayınlanan yönetmelik